6 eylemci çark etti
Afrika gazetesine yapılan saldırı ve Cumhuriyet Meclisi’nin çatısına çıkılarak bayrak açılması olaylarının sanıkları, KKTC Başsavcılığı ile yaptıkları anlaşmaya karşın, dünkü duruşmada suçlarını kabul etmeyecekleri beyanında bulundu

Emine UYSAL
Afrika gazetesinin yaptığı yayına tepki göstermek amacıyla 22 Ocak’ta düzenlenen eylem sırasında, eylemin
dozunu kaçırarak, hem gazetenin merkez ofisine, hem gazetenin bulunduğu apartmana, hem de bölgedeki işyerlerine zarar verdikleri, gazete çalışanlarına linç girişiminde bulundukları ve aynı eylem çerçevesinde Cumhuriyet Meclisi’nin çatısına çıkarak bayrak açtıkları için tutuklanan ve yargılanmak üzere bir ayı geçmemek üzere cezaevine gönderilen Mehmet İpek, Ahmet Türkmen, Ümit Taş, Bayram Ak, Oktay Güney ve Abdulhadi Doğan isimli 6 sanık, davalarını kabul edecekleri yönündeki beyanlarından çark etti.
30 Ocak’ta yargılanmak üzere hükümsüz tutuklu olarak Merkezi Cezaevi’ne gönderilen ve üç mesai günü içinde davaları dosyalanarak yargı huzuruna çıkarılan 6 sanık, davanın alt mahkemede görüşülmesi halinde suçlarını kabul edeceklerini beyan etmelerine karşın, dün avukatları aracılığıyla olgulara itiraz edip, suçlamaları kabul etmediklerini beyan etti.
“Ayaklanma”, “Kanunsuz topluluk”, “Mala zarar verme”, “Kasti hasar” ve “Mülke tecavüz” suçlamalarıyla, 30 Ocak’ta, bir ayı geçmemek üzere hükümsüz tutuklu olarak cezaevine gönderilen Ak Hataylılar Derneği Başkanı Mehmet İpek, Ahmet Türkmen, Ümit Taş, Bayram Ak, Oktay Güney ve Abdulhadi Doğan, dün sabah, Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne çıkarıldı.
Kıdemli Yargıç Tacan Reynar’ın huzurunda görüşülen davada KKTC Başsavcılığı adına Savcı Ayşe Kaymak Şadi ve sanıkların avukatları Enver Öztürk ile Recep Soner Sağlam hazır bulundu.
17 bin 450 TL hasarı tazmin ettiler
Duruşmanın başında zanlıların avukatı Enver Öztürk, eylemde Afrika gazetesi, Özok Ltd ve Olgun Fotoğrafçılık’ta oluşan toplam 17 bin 450 TL’nin ödenmesi için izin talep etti.
Mahkeme eylemcilerin verdiği zararın ödenmesi için davaya kısa süreli ara verdi.
“Demir çubuk” taşımadıklarını iddia ettiler
Savcı Ayşe Kaymak Şadi, ithamnamede sanıkların tecavüzi alet olan “Taş, demir sopa, demir çubuk ve sert cisim” taşıdıklarına dair tadilat yapmak için izin istedi.
Avukat Enver Öztürk, eylemcilerin “demir çubuk” taşımadıklarını savundu. Bu itirazın tezekkür edilebilmesi için davaya ikinci kez kısa süreli ara verildi. Kıdemli Yargıç Tacan Reynar, aranın ardından savcılığın tadilat talebini kabul etti.
Avukat Enver Öztürk, tüm davaları kabul ettiklerini ancak “demir çubuk” taşıdıklarını kabul etmelerine olanak olmadığını beyan etti.
Savcı Ayşe Kaymak Şadi, sanıkların demir çubuk taşıdıklarına dair olguların yer aldığına vurgu yaptı.
Şadi, sanıkların davaları kabul edeceklerine yönelik beyanları üzerine 4’üncü davayla ilgili consent verdiklerini ancak savunmanın bu itirazı üzerine davayla ilgili yeniden değerlendirme yapmak istediğini beyan etti. Şadi, değerlendirme yapmak için davanın ertelenmesini ve zanlıların tutukluluklarının devam etmesini talep etti.
Öztürk: Suçlar hafif
Avukat Enver Öztürk, sanıkların aleyhine getirilen “Kanunsuz topluluk”, “Ayaklanma”, “Mala zarar verme”, “Kasti hasar”, “Mülke tecavüz” suçlarının 1 ile 5 yıla kadar hapis cezası öngören hafif suçlardan olduğunu savundu.
Öztürk, mahkemenin huzurundaki benzer davalarda genellikle tutuklu yargılanma emri vermediğini ileri sürüp, consent kararından sonra da tutuklu yargılanmaya devam etmelerinin adil olmayacağını savundu.
Sanıkların kefillerinin hazır olduğunu söyleyen Öztürk, 7 gündür tutuklu olan sanıkların yargılanmaktan kaçmayacaklarını beyan edip, kefil kefaletiyle tutuksuz yargılanmalarını talep etti.
Enver Öztürk, 12 tanık dinletti. Büyükkonuk Belediye Başkanı Ahmet Sennaroğlu da, belediye personeli Bayram Ak için kefil olarak tanık kürsüsüne çıktı.
Sennaroğlu, Bayram Ak’ın yargılanmaktan kaçmayacağına inanç belirtti.
Reynar: Hukuken anlaşılabilir değil
Kıdemli Yargıç Tacan Reynar, olgularda ihtilaf oluştuğuna bulgu yapıp, davanın itham olarak bugüne ertelenmesine emir verdi.
Reynar, KKTC Başsavcılığı’nın 5 Şubat’ta davaya consent vermesinin hukuken anlaşılabilir olmadığına vurgu yaptı.
Reynar, önceki günden düne koşulların değişmediğine vurgu yapıp, davanın Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüşülmeyecek olmasının suçun ciddiyetini ortadan kaldırmadığına ve işlenen suçların 5 yıla kadar hapis cezası öngördüğüne işaret etti.
Reynar, kefillerin belge sunmadığına bulgu yapıp, sanıkların hapislik cezası almalarının kuvvetle muhtemel olduğuna vurgu yaptı.
Reynar, sanıkların tutukluluklarının devamına ve bugün mahkemeye tutuklu getirilmelerine emir verdi.






SEN DE DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞ!