Sedef BOŞNAK

Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Burcu Okumuş cinayetiyle ilgili, Özgür Okumuş’tan alınan ifadenin gönüllü olup olmadığı yönündeki duruşma içinde duruşma sürüyor.

Başkan Fadıl Aksun, Kıdemli Yargıç Pınar Beyoğlu ve Yargıç Temay Sağer’den oluşan Gazimağusa Ağır Ceza Mahkemesi’nin baktığı davanın dünkü celsesinde, eşini sokak ortasında bıçaklayarak öldüren Özgür Okumuş yeminli şahadet verdi.

Kendisinden alınan ifadenin gönüllü olmadığını iddia eden Özgür Okumuş, “Kendimde değildim. Psikolojik ve fiziksel olarak rahatsızdım. Dişimi ağzımda kırıp, parçalamışım. Psikolojisi bozuk bir insan nasıl sağlıklı olabilir? Bu durumumdan yararlanarak ifade alındı. İfade verdiğimden haberim yoktu. 85 dakika zorlandım. En az 5 kez kendimden geçtim. Göğsüme bıçak saplamıştım, ağrılarım vardı. İfadede, söylediğim ve yazılmayan, söylemediğim ve yazılan kısımlar var. Kesinlikle kabul etmiyorum. Özellikle bıçağın yeşil saplı ve et bıçağı oluşu beni ilgilendirmez. Ben kasap değilim” dedi.

Eşi ile Yemen Kahvehanesi’nde buluştuğu esnada, eşinden bir gün önce temin ettiği ortak kullandıkları telefon içerisindeki bir başkasıyla çekilmiş fotoğraf ve cinsel içerikli mesajları gördüğünü anlatan Özgür Okumuş, eşinden izahat istediğini söyledi ve sesi titreyerek bazı iddialarda bulundu:

“Önce inkâr etti sonra kabul etti. Ben de ‘bitti’ dedim, Türkiye’ye döneceğimi söyledim. O da, ‘sen gidersen okulumu bitiremem. Kıbrıs’ta kalamam’ dedi. ‘Ben kavat mıyım?’ dedim. O da ‘bugüne kadar bilmeden kavattın, bugünden sonra bilerek kavatsın’ dedi.”

“Hekimler yalan, sen mi doğru söylüyorsun”

Sanığı sıkı bir istintaka tabi tutan Kıdemli Savcı Mustafa İldeniz ise, polisin usulüne uygun olarak aldığı ifadenin, sanığın anlattıklarından ibaret olduğuna vurgu yaptı ve sanığa hitaben “Siz, Serkan beye olayı tüm şeffaflığıyla anlattınız, o da yazdı. Şerhi kendi elinizle yazıp, imzaladınız. Sağlığın dediğin gibi altüst olsaydı, bu hastane kayıtlarına geçecekti. Yapılan tedavinden sonra da servise değil, yoğun bakım ünitesine alınacaktın.  Yeminli şahadet veren tüm hekimler, bilincinin açık olduğunu söyledi. Onlar yalan, sen mi doğru söylüyorsun? Tüm reaksiyonlarınla mahkemeyi yanıltmaya çalışıyorsun. Verdiğin, bal gibi bir ifade var. Sağlık durumun da raporlarla, apaçık ortada… Kıvırma, minderden kaçma” diyerek iddialarını ortaya koydu.

Özgür Okumuş da, kendisine yöneltilen tüm iddiaları reddederek, “Ben suçumu kabul ediyorum, cezadan kaçmam. Ama ifade vermedim” şeklinde yanıt verdi.

Avukat İbrahim Demirtaş’ın talebiyle, mahkeme, davayı, kaldığı yerden dinlemek üzere, 19 Ocak 2018’e tehir etti.

Öte yandan, polisin, mahkeme içinde ve dışında aldığı geniş güvenlik önlemlerini sürdürdüğü gözlemlendi.