Kıbrıs Türk halkının bu günlere gelmesinde önemli görevler üstlenenleri unutmamak, hayatta değillerse anmak, hayatta olanlara vefa ziyaretlerinde bulunmak, onları mutlu kılmak boynumuzun borcudur. Çünkü Kıbrıs Türk halkı bu günlere kolay gelmiş değildir. Nice zor aşamalardan geçerek, nice engelleri aşarak özgürlüğüne kavuşmuş bulunmaktadır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) gökten zembille inmiş değildir. Anavatan Türkiye’nin destek ve katkılarıyla verilen uzun soluklu bu onurlu mücadelede, başta dönemin yöneticileri olmak üzere, herkesin payı vardır.

   Örneğin geçtiğimiz günlerde ilk iş kadınlarından Vedia Barut’u anmıştık. 1963 sonlarında karşılıklı geçişler noktalandığında, Vedia Barut, günlük Rum gazetelerini Ledra Palace Rum barikatından aldırır, Türk gazeteleriyle değiş-tokuş yaptırırdı. Rum kesiminde olup bitenlerden bu sayede bilgi sahibi olunurdu. Toplumun yetiştirdiği önemli isimlerden Başhakim Mehmet Zekâ da, Balalan köyündeki büstü önünde, 29 Mayıs’ta da    Lefkoşa’da kabri başında anılacak.

   Zekâ Bey o kadar ünlüydü ki, eski adı ‘Biladanisyo’ olan Balalan köyündeki Rumlara ‘Nerelisin’ diye sorulduğunda, köyün ismini söylemezler, ‘Horgon du Zekâ Bey’ (Zekâ Beyin köylüsü) diye cevap verirlerdi. Köylerinden ünlü bir Türk hukukçunun çıkması ve Başhakimliğin yanı sıra, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi üyeliğine seçilmesi aynı köyden Rumları bile gururlandırırdı.

   Önceki gün de Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’la birlikte, toplumun tanınmış simalarından Ergün Vehbi’yi evinde ziyaret ettik. Vefa borcu veya moral ziyareti de diyebilirsiniz. Kendisini ziyaret fikri, Hasibe Şahoğlu’nun yazdığı “Kod Adı Yavuz: Ergün Vehbi” isimli kitabından bu sütunda bahsedilmesi üzerine çıktı. Eski milletvekillerinden ve aynı zamanda Erenköy Mücahitlerinden olan Ergün Vehbi, Kıbrıs’ta Türk halkına karşı Kanlı Noel’le başlayan Rum saldırıları üzerine, dönemin Türk hükümeti nezdinde girişimlerde bulunan, ancak bir sonuç çıkmayınca, yüksek tahsildeki Kıbrıslı Türk gençlerin Erenköy’e çıkmasını sağlayanlardandı.

   Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ziyarette, Ergün Vehbi’nin siyasi hayatta ve Erenköy Direnişi’ndeki çalışmalarının hafızalarda yer ettiğini ve unutulmayacağını ifade etti, kendisine “Zirvedeki Adam-Özgürlük ve Demokrasi Bekçisi” ile “Ersin Tatar’la Kıbrıs Konusunda Yeni Perspektif” adlı kitapları takdim etti. Ergün Vehbi ve eşi Dr. Vesile Vehbi, Cumhurbaşkanının kendilerini ziyaretinden çok duygulandıklarını belirttiler.

   Samimi sohbette Ergün Vehbi, Erenköy Direnişi’ndeki anılarından söz ederken, zaman zaman duygulandı, Naci Talat, Özker Özgür ve daha nice arkadaşlarıyla birlikte Dillirga tepelerinde görev yaptıklarını, unutulmaz anıları olduğunu kaydetti. Vehbi, Kıbrıs’ta CTP’nin kurulduğunu duyunca Naci Talat, Taner Galip, Fadıl Çağda, Fuat Fezan ve daha anımsayamadığı birçok arkadaşı ile toplantı yaptıklarını söyledi. Ergün Vehbi, Hasibe Şahoğlu’nun yazdığı kitapta da ifade ettiği gibi, Rum Komünist Partisi AKEL’in, CTP’ye ayar çekmesine karşı çıktığını ve bunun üzerine partiden uzaklaştırıldığını vurguladı. Ergün Vehbi, dönemin AKEL Genel Sekreteri Hristofyas’ın, Özker Özgür’e gönderdiği mektupta, “Dikkat edin, eğer çifte egemenliği savunursanız ve tek egemenlikten vazgeçerseniz, sizi bütün dünyadaki sosyalist partilere şikâyet ederiz, protesto ederiz” şeklinde nota niteliğinde ve kabul edilemez bir dil kullandığını da anımsattı.    

                                                                                 ***

Gönendere Hellimleri’nin kurucusu

Bostancıoğulları bugün defnediliyor

   Ünlü ‘Gönendere Hellimleri’nin kurucusu, ailenin çınarı, yardımsever iyi insan Hasan Bostancıoğulları bugün köyü Gönendere’de (Konedra) öğle namazından sonra sonsuzluğa uğurlanacak. Tüm dost, akraba ve sevenlerine üzüntü ile duyurulurken, sevgili eşi Suzan hanım, evlatları Orçun ve Gülen Bostancıoğulları, Orhun ve Simge Bostancıoğulları, torunları Suzan, Sevgi, Hasan, Derin ve Hasan, kardeşleri Mustafa, Şenay Bostancıoğulları, Sevim, Durmuş Üçer, Sevgi, İsmail Özkavra, “Acımız sonsuzdur. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun” dediler.

   Bu arada ‘Dövec Group of Companies’ adına yayınlanan başsağlığı mesajında, derin üzüntü dile getirildi, merhuma Allah’tan rahmet, acılı ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı temennisinde bulunuldu.

Onur Angın toprağa verildi

   Öte yandan Angın ailesinin kıymetli büyüğü, iyi insan Onur Angın’ın dün Lefkoşa’da son yolculuğuna uğurlandığı tüm akraba, dost ve sevenlerine üzüntü ile duyuruldu. Sevgili eşi Ayşen Hanım, evlatları Mustafa ve Mehmet Angın, kardeşleri Ayhan-Hatice Angın, Sevilay-Mehmet Tavukçuoğlu (merhum), Kadri-Ayşe Angın, Hayriye Angın, kardeşi çocukları Gürsel Tavukçuoğlu (merhum), Havva Angın Nigar, Mustafa Angın, Şahan Angın, sonsuz acılar içerisinde olduklarını belirttiler.

   Eşi ve oğulları ayrıca, ailenin değerli büyüğü Onur Angın’ın, herkes tarafından sevilip sayılan iyi bir insan olduğunu ifade ederek, “Zamansız ayrılmıştır. Yattığı yer nur, mekânı cennet olsun. Her zaman kalbimizdesin. Seni asla unutmayacağız” dediler.