Hasan Hastürer

Makarios, böyle bir günde adaya dönmüştü





15 Temmuz 1974’te Yunan Cuntası ve EOKA B’cilerin darbesiyle devrilen Makarios, bir anlamda mucizeyle hayatını kurtarıp, İngiliz Üsleri’nden adayı terk etmişti.

20 Temmuz 1974’te Türkiye’nin askeri müdahalesi, Kıbrıs’ta darbecilerin sonunu getirmekle kalmamış,Yunanistan’a da demokrasinin geri gelmesine katkı sağlamıştı.

***

Türkiye adaya müdahale ettiği zaman, adada meşru bir yönetim yoktu.

Dünyanın meşru kabul ettiği Makarios, darbeyle devrilmiş ve adada değildi.

Zaman zaman sorgulanır…

Makarios, adaya dönmeden, Kıbrıs Türk tarafının da kabul edeceği bir çözüm şekillendirilebilir miydi?

***

Bugün darbe sonrası adadan kaçan Makarios’un yeniden adaya dönüşünün yıl dönümü.

Makarios, 7 Aralık 1974’te adaya geri dönmüş ve piskoposluk balkonundan büyük bir kalabalığa hitap edip, görevini devralmıştı.

Makarios, adaya yeniden ayak bastığı ilk günden, Türk Barış Harekatı sonrası oluşan yapıya karşı duruşunu net bir şekilde ortaya koydu.

1968’de başlayan, Kıbrıs sorununa çözüm bulma amaçlı müzakerelerde, 1972 yılında sonuca çok yaklaşılmıştı.

Uzlaşılan çözüm modeli, bugünün, hatta 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ne göre çok gerilerdeydi.

ABD’nin tüm girişimlerine rağmen Makarios, sırf garanti sistemi devam edecek diye, o uzlaşıyı kabul etmemişti.

Hatta bir görüşe göre, 15 Temmuz 1974 darbesinin en önemli nedeni, ABD’nin, özellikle dönemin ABD Dışişleri Bakanı Henry Kinsinger’in çözüm çabalarını başarısızlığa uğratmasıydı.

***

Makarios’un adaya dönüşü Kıbrıs Türk tarafı için iyi mi yoksa kötü mü oldu?

Makarios’un adaya dönüşü engellenemez miydi?

Bu soruyu rahmetli Rauf Dektaş’a sormuştum.

Verdiği yanıtı dün gibi anımsarım:

‘Amerikalılar ve İngilizler’in isteği, Makarios’un bir an önce adaya geri dönüp, başkanlık koltuğuna yeniden oturması yönündeydi.

Batılılar, Makarios’u avuçları için sıcak patates gibi gördüklerini, Türkiye’ye de açık açık ifade ediyorlardı. Dönemin Dışişleri Bakanı Melih Esenbel, Amerikalılarla, İngilizlerin ortak isteği olan Makarios’un adaya dönmesi konusunu bana sorduğunda, görüşümün olumsuz olduğunu söyledim. Ancak Türkiye, dönüşüne uygun üslupla EVET dedi ve Makarios, adaya geri geldi.

Makarios, geri geldi ve kaldığı yerden devam etti. 1977 doruk anlaşmasını kabul etse de Makarios’un dönüşü,  çözüme katkı sağlamamıştır.’

***

Kuzey Lefkoşa ve Ankara, Kıbrıs sorununda öngörülü bir siyaseti uzun yıllar izleyememiştir. Bu durum bugün için de geçerli sayılır.

Makarios’un dönüşüyle, adada meşru bir yapının yeniden oluşacağı ve Kuzey’de oluşan yapıya karşı mücadelenin, dıştan daha haklı görüleceği, düşünülememiş, öngörülememişti 1974’te.

Makarios, böyle bir günde adaya dönmüştü

Yorumlar kapalı.