Funda ÖZSAKINÇ
Bayramlarda, herkesin beslenme alışkanlıkları bozulur.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Yazgı Ötüken, her zaman olduğu gibi bayram günlerinde de sağlıklı beslenmeden ödün verilmemesi gerektiği konusunda uyardı.
Ötüken, bayram sabahları her zaman olduğu gibi mutlaka sabah kahvaltısı yapılması gerektiğini belirterek öğle ve akşam yemeklerinin de hafif ve zararlı olmayan besinlerle atlatılmasına özen gösterilmesini istedi.
Ötüken, şeker ve kahve tüketiminde kontrollü olunması gerektiğini ve özellikle kronik hastalığı olan kişilerin et tüketimine ve ilaç saatlerine dikkat etmeleri gerektiği uyarılarında bulundu.
Ötüken, şöyle dedi:
“Kendinizi ve metabolizmanızı güne hazırlayın, bayram günlerinde et ve et ürünlerini, öğle öğünlerine aktarmanızda fayda var. Akşam öğünlerinde daha aperatif olan sandviç, salata veya çorba gibi hafif ancak sindirimi kolay besinlere yer verin, mide kapasitenizi zorlayacak aşırı porsiyonlardan kaçının, yağlı hamur işleri, yağda kavurmaların aşırı tüketimi mide işlevlerini zorlayıp sindirim güçlüğüne neden olacak ve bu problem gün boyu sürecektir. Bu yüzden ağır yemek tüketilecekse mutlaka öğle vakitlerinde küçük porsiyonlarda, akşamları ise hafif geçirmeye dikkat edin.”
Ötüken, aşırı alınan kafeinin, vücuttan kalsiyum atımına yol açtığını, bu yüzden özellikle kalp hastalarının, yüksek kan basıncına sahip bireylerin veya mide problemleri yaşayan kişilerin kahve tüketimlerini 3 fincanla sınırlandırmaları gerektiğine vurgu yaptı.
Beslenme Uzmanı Ötüken, “Gidilen ortamlarda ikram edilen şekerleri kabul etmemek olmaz, ancak her kabul edilen şekeri tüketmek unutmayın ki, kilo kontrolünü sağlamaya çalışan kişilerde negatif sonuçlar doğurabiliyor” dedi.
Ötüken, şeker veya benzeri ürünlerin besin değerine bakıldığı zaman vücut için sadece boş enerji ve yağ sağladığının altını çizerek, “Şekerler, vücut ve metabolizma için sağlıklı etkiye sahip değildirler, ayrıca diş ve diş etleri için de olumsuz etki yaratıyor. Bu yüzden şeker tüketiminizi sınırlandırın, diyabet hastası, karaciğer yağlanması olan kişiler veya mide problemi olan kişilerin şeker tüketmemeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kurbanlık etin kesildikten hemen sonra tüketilmesinin sindirim problemlerine yol açabildiğinin uyarısında bulunan Yazgı Ötüken, şöyle devam etti:
“Hayvan ilk kesildiğinde rigormortis denilen (ölüm katılığı) olayı yaşanır. Et, uygun sıcaklık ve uygun ortamlarda bekledikten sonra bu durum enzimlerin işlevlerinin sona ermesiyle ortadan kaybolur. Kümes hayvanlarında bu olay 1 saat içinde son bulurken, büyük baş ve küçükbaş hayvanlarda 10 gün içinde, 15 derecelik ısıda ise 3 günde kaybolur ve et yenecek konuma gelir. Taze kesilmiş etin sindirimi bu durumdan ötürü zordur, tüketildiğinde hazımsızlığa yol açabilir ve sert kalır. En iyisi kurban etini kestikten sonra 3-4 gün içinde fırın veya ızgara pişirerek tüketmektir.”
Kronik hastalığı olanlar dikkat!
Şeker ve kalp problemi yaşayan kişilerin, ilaç ve öğün saatlerini aksatmadan bayramlarını geçirmeleri gerektiğine vurgu yapan Ötüken, şu tavsiyelerde bulundu:
“Özellikle şeker hastaları güne mutlaka kahvaltı ile başlamalı, aşırı karbonhidrat içeren ürünleri diyetlerine eklememelerini önermekteyim. Kişi, şeker hastası olup ta insülin veya oral diyabetik hap kullanıyorsa, öğün saatlerine birebir uymaları gerekiyor, aksi halde düzensiz şeker değerlerine sahip olup, fizyolojik olarak bu durumdan etkilenecektir. Kalp hastası bireylerin düzenli ilaç kullanımına uyması gerekiyor, yağlı kızartma aşırı kolesterol içeren et ve et ürünlerinden uzak durup daha çok ızgara, fırın veya haşlama yöntemlerini tercih etmelerinde fayda var. Kronik rahatsızlığı olan kişilerin, güneş altında fazla kalmamaları ve sıvı tüketimlerine özen gösterip, alkol sigara gibi sağlığı olumsuz etkileyecek maddelerden uzak durmaları gerekmekte ve en önemlisi stres yapmamalarıdır.”