İsmail VOLKAN
Gürcafer, Bakanlar Kurulu’nun, ilgili şirket için KKTC’de bulunmadığı gerekçesiyle Türkiye’den “özel bilgi, beceri, ihtisas, teknik ekip ve ekipman” getirmesine izin verilmesiyle ilgili karar üretmesinin yasadışı olduğunu savundu.
İşçilerin ve iş aletlerinin yasa dışı olarak önceden ülkeye getirtildiğini, Müteahhitler Birliği’nin buna itiraz etmesi ve basında yer almasıyla birlikte hükümetin bunu yasal hale getirmek için karar ürettiğini belirten Gürcafer, bu şekilde yasa dışılığa yasallık kazandırılamayacağını söyledi.
Yapı İnşaatı ve Teknik İşler Müteahhitleri, Kayıt ve Denetim Yasası’nın 19’uncu maddesine göre
alınan kararın yasalara aykırı olduğunu öne süren Gürcafer, bu konuda kendilerinin görüşünün sorulmadığını söyledi.
Gürcafer, İnşaat Encümeni ve Müteahhitler Birliği’nin konuyla ilgili görüş belirtmediğini, kendilerinin 2015 yılında açıklamaları olduğunu, ancak, kararın da sadece Terminal Yapı için geçerli olduğunu belirtti.
Taşyapı’nın sadece konut yapan bir şirket olduğunu, bu nedenle de ihale sürecinde önceden tecrübeli olan bir şirketle çalışma zorunluluğu getirildiğini anlatan Gürcafer, Taşyapı ve Terminal Yapı arasında sorunlar yaşandığına ve sürecin mahkemelik olduğunda işaret etti.
Cafer Gürcafer, durumun yetkilileri ilgilendirdiğini ancak, Terminal Yapı’nın yerine Taşyapı’nın yetkili firma gibi gösterilerek karar alınmasının doğru olmadığını ifade etti.
“İzin sadece firmaya rant sağlama amaçlı verilmiştir”
Cafer Gürcafer, “Bakanlar Kurulu, izni, Taşyapı’ya verdi. Taşyapı sadece konut üretir. Bu konuda herhangi bir deneyim ve tecrübesi yoktur. Vasıfsız bir müteahhide izin verilecekse, yerli başka bir şirkete de verilebilirdi bu izin. Ülkemizin büyük şirketlerinde Korman İnşaat da zaten orada. Burada verilen izin sadece firmaya rant sağlama amaçlı yapılmıştır” dedi.
İznin sadece Bakanlar Kurulu kararıyla Terminal Yapı’ya veya dünyanın başka bir ülkesinden teknik donanım ve tecrübeye sahip başka bir şirkete verilebileceğini vurgulayan Gürcafer, yasanın bunu emrettiğini söyledi.
“Yasal işlem başlatılacak”
“Yasa, İnşaat Encümeni’nin tespitinin gerektiğini belirtiliyor ancak ne biz, ne de inşaat encümenleri böyle bir görüş vermedi” diyen Gürcafer, alınan kararın, yasanın ilgili maddesine aykırı olduğunu ve konuyla ilgili yasal işlem başlatılacağını açıkladı.
Bakanlar Kurulu’nun kararını ülkedeki diğer ekonomik sivil toplum örgütleriyle de görüşeceklerini anlatan Gürcafer, alınan kararın başka kapıların açılmasına sebep olabileceğine işaret etti.
“Yüzlerce kullanılmayan araç, 3 bin civarında mühendis ve 400 müteahhit var”
Kararın, ülkenin ekonomik olarak zarar görmesine neden olacağını belirten Gürcafer, ülkemizde iş görebilecek durumda, kullanılmayan yüzlerce iş makinesinin olduğunu belirterek, Türkiye’den iş makinesi getirtilmesinin yanlış olduğunu savundu.
Mimar ve Mühendisler Odası’na kayıtlı 3 bin civarında donanımlı mühendis olduğunu anlatan Cafer Gürcafer, kendilerine kayıtlı, vergilerini ödeyen 400 civarında müteahhitlik şirketi bulunduğunu aktardı.
“Yerli şirket ekarte edilmeye çalışılıyor”
Gürcafer şöyle devam etti:
“Hata işin temelinde yapıldı. Bir yer özelleştirileceğinde, olabildiğince toplumsal fayda etmektir amaç. Ancak, bizde yasayı takan yok. Yetkililer yasayı umursamıyor. Başka ülkelerde ihalelerde çalışanların sigortasından, alacağı ekmeğe kadar, iç piyasadan alma zorunluluğu verilir, ancak, bizde öyle bir durum yok. Biz de inşaatın bitmesini istiyoruz ama şirketin istediği gibi değil, doğru yöntemlerle. Yerli şirket ekarte edilmeye çalışılıyor. Burada yetki verilecekse de bilgi ve beceriye sahip birine verilmeli. Bunun yapılması yasaya aykırıdır.”
Güncelleme Tarihi: 22 Mart 2017, 09:51