Ceren ÖZBİL-Ahmet KARAGÖZLÜ- Eniz ORAKCIOĞLU
BUGÜN İÇİN YENİDEN TOPLANTI ÇAĞRISI YAPILDI… Hükümet partileri, erken seçim tarihinin belirlenmesi için Cumhuriyet Meclisi’nde Ad-Hoc Komite kurulmasını teklif etti. UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ersan Saner tarafından Meclis Başkanlığı’na iletilen bu teklif, dün Cumhuriyet Meclis Danışma Kurulu’nda ele alındı. Seçim tarihiyle ilgili tasarıların Hukuk Komitesi’nde görüşülmesi gerektiğini savunan muhalefet parti temsilcileri toplantıyı terk etti. Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, bugün yeniden toplantı çağrısı yaptı. Muhalefet partileri, toplantıya katılmayacağını açıkladı.
Koronavirüs pandemisi ve ekonomik kriz nedeniyle olağanüstü günler yaşayan KKTC’de şimdi de erken seçim konusu gündemin ilk sıralarına yerleşti. Ancak erken seçimin hangi tarihte yapılacağı, bilmeceye dönüştü.
Hükümetle muhalefet, erken seçim tarihi üzerinde bir süredir uzlaşamıyor.
Ulusal Birlik Partisi (UBP) - Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) azınlık hükümeti, pandemi nedeniyle erken seçimin, Ekim 2021 yerine, Nisan 2022’de yapılmasını istiyor. Üçlü koalisyon hükümeti kurulurken, Ekim 2021’de erken seçime gidileceği hususunda protokol imzalamış ve bunu da hükümet programına almıştı.
Öte yandan mecliste temsil edilen muhalefet partileri Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Halkın Partisi (HP) ve Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) ise erken seçim için Ağustos 2021’i işaret ediyor. Muhalefet, seçimin seneye kalması halinde bütçeyi ve belediye seçimlerini gerekçe göstererek, seçim yasakları yüzünden ülkenin en az 6 ay kilitleneceğini savunuyor.
Hükümetle muhalefet arasında erken seçim tarihi konusunda büyük bir uçurum görülüyor.
Konunun görüşülmesi için hükümet tarafından ortaya konulan mecliste Ad-Hoc komite kurulması önerisi ise muhalefetin büyük tepkisine yol açtı.
Muhalefet, erken seçim tarihinin, meclisin mevcut komitesi olan Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde görüşüleceği yerde, üyelerin yeniden belirleneceği Ad-Hoc komitesinde görüşülmesini gayri yasal buluyor; bunun Anayasa’ya, Meclis İçtüzüğü’ne ve yasalara aykırı olduğunu savunuyor.
Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde hükümetle muhalefet, eşit sayıda üyeye sahip.
Meclis komitelerinde görev alabilmek için bir siyasi partinin grubu bulunması, bunun için de en az 5 milletvekiline sahip olması gerekiyor.
Hükümet ortakları YDP ve DP’nin ise mecliste grubu bulunmuyor. Her iki partinin de 2’şer milletvekili var ve komitelerde temsiliyeti bulunmuyor.
Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi’nde UBP’nin 3, CTP’nin 2 ve HP’nin de 1 üyesi var. Yani söz konusu komitede hükümetin 3, muhalefetin de 3 temsiliyeti bulunuyor ve oylamada hiçbir taraf diğerine üstünlük sağlayamıyor.
UBP’nin önerdiği Ad-Hoc komitesinin kurulması halinde ise meclisteki tüm siyasi partilere temsiliyet verileceği belirtiliyor. Muhalefet bu durumda YDP ve DP’ye verilecek üye sayısı ile karar alma mekanizmasında hükümetin çoğunluğu sağlayarak söz sahibi olmaya çalıştığını savunuyor.
Hükümetten yeni atak
Hükümet partileri erken seçim tarihinin belirlenmesi için Cumhuriyet Meclisi’nde Ad-Hoc Komite kurulmasını teklif etti.
UBP Genel Başkanı ve Başbakan Ersan Saner tarafından Meclis Başkanlığı’na iletilen bu teklif, dün Cumhuriyet Meclis Danışma Kurulu’nda ele alındı.
Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu başkanlığında gerçekleşen toplantıya, UBP adına Başbakan Ersan Saner ile milletvekili Özdemir Berova, CTP adına Genel Başkan Tufan Erhürman ile milletvekili Fazilet Özdenefe ve HP adına da milletvekilleri Tolga Atakan ile Ayşegül Baybars katıldı.
Seçim tarihiyle ilgili tasarıların Hukuk Komitesi’nde görüşülmesi gerektiğini savunan muhalefet parti temsilcileri toplantıyı terk etti.
Meclis Başkanı, Danışma Kurulu’nu ikinci kez aynı konuyu görüşmek üzere bugün saat 09.30’da toplantıya çağırdı.
Muhalefet partilerinin bu toplantıya katılması beklenmiyor.
Sennaroğlu: Toplantı bugüne ertelendi
Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu, UBP Başkanlığı’nın yaptığı teklif üzerine iç tüzük gereği Danışma Kurulu’nu toplantıya çağırdığını söyledi ve konunun orada tartışıldığını belirtti.
Daha sonra CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın 5 dakika ara istediğini belirten Sennaroğlu, şöyle konuştu:
“Bunun üzerine ara verdik.
Daha sonra CTP ile HP yetkilileri yanıma gelip toplantıya devam etmeyecekleri yönünde bildirimde bulundular. Oturumu ikinci kez açtım, ancak nisap olmadığı için toplantıya devam edemedik.
Aynı konu ve aynı gündem için ikinci kez bugün saat 12.00’de Danışma Kurulu’nu yeniden toplantıya çağırdım.”
“Benim amacım meclisin çalışır duruma gelmesi”
Sennaroğlu, iç tüzüğe göre Danışma Kurulu’nun bugün de toplanamaması durumunda uygulanacak olanla, karar alamaması durumunda uygulanacak olanın farklı olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
“Komitelerdeki üye sayılarında bir değişiklik yapılması için divanın toplanması gerekiyor. Ancak bu şekilde devam edecekse bir tıkanıklık yaşanacaktır.
Benim amacım, meclisin çalışır pozisyona gelmesidir. İradenin, en son söz söyleme yeri genel kuruldur. Genel kurula konuyu havale etmektir.
Ancak genel kurula giden yollarda sıkıntı vardır.”
BRT’ye de konuşan Meclis Başkanı Önder Sennaroğlu şöyle dedi:
“Polemik yaratmak, polemiğe girmek taraftarı değilim. Herkesin fikrine saygı duymak gerek. Ancak UBP’nin yapmış olduğu Danışma Kurulu toplantısı talebini ben kayda aldım. Değerlendirip, yarın (bugün) saat 12.00’de toplantıya çağırdım. Baktığım zaman bir tıkanıklık görüyorum. Yani muhalefet Ağustos 2021’de, hükümet ise Nisan 2022’de ısrarlı. Şimdi bunun orta yolu nasıl bulunur? Uzlaşı olacağı yönünde ben öngörü sezmiyorum, görmüyorum. Muhalefet ısrarlı mevcut Hukuk, Siyasi İşler ve Dışilişkiler Komitesi’nde görüşülsün diyor. Hukuk Komitesi’nde görüşülsün demek bu işin çıkmaza girmesi demektir aslında. Bu benim kendi kişisel yorumum.”
Sennaroğlu, komiteler oluşurken kendisinin Meclis Başkanı olmadığını ifade ederek, Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi hariç diğer komitelerde hükümetin çoğunluğu bulunmadığını söyledi.
Sıkıntının da buradan kaynaklandığını ifade eden Sennaroğlu, “Aslında komitede bir tıkanıklık yaşanmayacak olsa genel kurul iradenin temsil edildiği yerde bir sıkıntı yok. Hükümet ne diyor? Benim 27 milletvekilim var. Nisan 2022 diyor. Muhalefetin 21 milletvekili var. Ağustos 2021 diyor. Yani irade aslında Genel Kurul’da yerini bulur” diye konuştu…
Meclis Başkanı Sennaroğlu TDP, DP ve YDP’den farklı olarak HP’nin Meclis’te grubu olmasına karşın sadece bir temsiliyet hakkı verilecek olmasına ilişkin de, “Hukukçularla görüştük. Bunun, hukuka uygun olduğu görüşünü verdiler. Yarınki (bugünkü) toplantıdan önce yine soracağım” dedi.
Arıklı: Muhalefet uzlaşı yerine gerginlik yaratıyor
YDP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı, Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı, dün Meclis Danışma Kurulu Toplantısı’nda yaşanan gerginlik üzerine KIBRIS’a konuştu.
Ad-Hoc Komite’nin seçim tarihini belirlemek için kurulduğunu söyleyen Arıklı, muhalefetin enteresan tepkisi ile karşılaştıklarını vurguladı.
Arıklı, muhalefetin mecliste grubu bulunmayan siyasi partilerin temsiliyetine karşı çıktığına dikkat çekerek, bu partilerin söz hakkı yokmuş gibi tavır takınıldığını ifade etti.
Seçim tarihini ister Ad-Hoc Komite, isterse Hukuk Komitesi belirlesin esas tarihin Genel Kurul’da belirleneceğini kaydeden Arıklı, bunu da 27 milletvekili ile hükümetin belirleyeceğini aktardı.
Arıklı, muhalefetin ortamı gergin hale getirmek ve sertleştirmek için böyle bir yol izlediğini söyleyerek, uzlaşı yaratılacağı yerde, gerginlik yaratmanın muhalefete yakışmadığını belirtti.
“Bizim için seçim tarihi önemli değil” diyen Arıklı, seçime en başından beri hazır olduklarının altını çizdi.
Seçim tarihini belirlemek için öncelikle pandeminin akıbetini görmeleri gerektiğine dikkat çeken Arıklı, “Seçimden önce mümkün olduğunda çok kişiyi aşılamamız ve bazı projeleri neticelendirmemiz gerekiyor. Öte yandan bugün maaşları bile zar zor öderken, hangi hükümet seçimin yükünü kaldırabilir” şeklinde konuştu.
Berova: Son karar zaten genel kurulda
UBP milletvekili Özdemir Berova, muhalefetin yapmaya çalıştığı şeyin genel kuruldaki toplam 21 oylarıyla, toplam 27 oyda olan iktidarın üstünde irade tahakkuk etmeye çalışmak olduğunu söyledi ve “Seçim kararını verecek olan merci, bu meclisin en üst kurulu olan genel kuruldur. Zaten karar, genel kuruldan çıkar. Muhalefet, genel kurulun iradesine baraj koyabilme adına çeşitli senaryolar ortaya sürüyor” dedi.
“Ad-Hoc komite kurulmasını istedik”
Berova, UBP olarak Meclis Başkanlığı’na seçimle ilgili bir teklif götürdüklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Günün sonunda karar verecek olan genel kuruldur. Ancak günün sonunda genel kurula giderken bir Ad-Hoc komite kurulmasını istedik.
Yani tarihin ve bazı unsurların, kurulacak Ad-Hoc komitede ele alınmasını istedik.
Ad-Hoc komitede diğer grubu olamayan partilerin de temsilcileri olsundu. En son merci zaten genel kuruldur. Bu iş genel kurulun çözebileceği bir şeydir.
Mecliste şu anda da bir başka Ad-Hoc komite vardır. Bu da İç Tüzük Değişiklik Komitesi’dir. O İç Tüzük Değişiklik Komitesi’ndeki sayıları da baz alarak, ki orada UBP’nin 3, CTP’nin 2, HP’nin 1 ve grubu olamayan partilerin 1’er olmak üzere üyesi var. Bu 4’lü koalisyon olduğu dönemde geçmişti.
Genel Başkanımız da buna benzer bir sayıyla Meclis Genel Başkanlığı’na Ad-Hoc Komite kurulması önerisinde bulundu.
Bunu sen de makbul görürsen bu öneriyi Meclis Genel Kurulu’nun önüne getir zaten karar verecek olan genel kuruldur.
Şimdi muhalefet hiçbir mesneti ve temeli olmadan, böyle bir uygulamanın Anayasa’ya ve İç Tüzüğe aykırı olduğu iddiasını söyledi. Mahkemeye taşıyacakları yönünde açıklamaları var.
Eğer mahkemeye taşıyabilirlerse bu açıktır.
Günün sonunda bu kararın oylamasını yapacakken muhalefet terk ederek danışma kurulunda bu oylamanın yapılmasının önüne geçmiş oldu.”
“Danışma Kurulu iki kez toplanamazsa, teklif genel kurulda oylanır”
Berova, eğer Danışma Kurulu iki kez toplanamazsa, Meclis Başkanlığı’nın bu Ad-Hoc kurma önerisini genel kurula getireceğini ve genel kurulda oylatacağını ifade ederek, şunları anlattı:
“Günün sonunda genele kurula gelecek. Bunun ne yasaya, ne de Anayasa’ya aykırılığı vardır.
Muhalefetin yapmaya çalıştığı, 21 toplam sayısındaki temsiliyetiyle, iktidarın 27 temsiliyetine üstünlük sağlamaya çalışmaktır. Ortamı germek adına böyle bir adım atıyorlar.”
Özcafer: Tüm siyasi partiler uzlaşıya varmalı
DP Genel Sekreteri Afet Özcafer, hükümet kurulurken Ekim 2021’de erken seçim olacağına yönelik bir karar alındığını, ancak pandemi yüzünden seçimlerin bir sonraki yıla aktarılması gerektiğini ifade etti.
Özcafer, meclisteki tüm siyasi partilerin birlikte hareket etmesi gerektiğini belirterek, geçtiğimiz yıl yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de pandemi yüzünden ertelendiğini hatırlattı.
Pandeminin nasıl bir boyutta ilerleyeceğinin hiç kimse tarafından bilinemeyeceğine dikkat çeken Özcafer, vaka sayılarının oldukça yüksek olduğunu belirtti.
Vaka sayılarındaki belirsizlik yüzünden seçimlerin ertelenmesi gerektiğini yineleyen Özcafer, “Seçim üzerinde uzlaşı sağlanamazsa, anayasa ne emrediyorsa onun uygulanacağını düşünüyorum” dedi.
Özcafer, mecliste temsil edilen tüm siyasi partileri uzlaşıya davet etti.
Erhürman: Hukuksuzluğa ortak olmak istemedik
CTP Genel Başkanı Erhürman, seçim tarihini belirlemek adına hükümetin çoğunluğu sağlamayı hedefleyerek Ad-Hoc komite kurmak istemesinin, Anayasaya ve İç Tüzüğe aykırı olduğunu belirterek, seçim tarihinin belirlenmesinin Hukuk Komitesi’nin işi olduğunu vurguladı.
Erhürman, Hukuk Komitesi’nin 3 muhalefet ve 3 de iktidar milletvekili tarafından oluştuğunu belirterek, hükümetin kendi istediği tarihte seçime gidebilmek için Ad-Hoc Komite kurarak çoğunluğu bulmayı hedeflediğine dikkat çekti.
“Bu bizim kabul edebileceğimiz bir şey değil” diyen Erhürman, hükümetin uzlaşı niyetinde olmadığını anladıklarını ve ara istediklerini, daha sonrasında da Meclis Başkanı’na ve parti başkanlarına bu hukuksuzluğa ortak olmak istemediklerini ilettiklerini ifade etti.
Erhürman, bugünkü toplantıya da katılmayacaklarına dikkat çekerek, konunun genel kurula gelmesini bekleyeceklerini ve Anayasa Mahkemesi’ne taşıyacaklarını kaydetti.
3 muhalefet partisi olan TDP, HP ve CTP’nin seçimin Ağustos’un son pazarı olan 29’unda yapılması adına yasa önerisinde bulunduklarını ifade eden Erhürman, hükümetin ise Nisan 2022 tarihini verdiğini söyledi.
Erhürman, hükümetin verdiği Nisan 2022 tarihinin ekonomik açıdan kabul edilemez olduğuna vurgu yaparak, “Haziran 2022’de belediye seçimleri olduğundan dolayı belediye seçimleri için seçim yasakları Nisan ayında başlar. Nisan’da ise genel seçime gidersek genel seçimin yasakları şubatta başlayacaktır. Öncesinde de bütçe görüşmeleri olduğundan bu ülke Ocak’tan-Temmuz’a seçim yasakları içinde kalır. Bütçe de uygulanamaz” dedi.
Olayın siyasi tarafına da değinen Erhürman, “Hükümet programında ekim ayında seçim olacağına yer verildi. Daha sonra Başbakan Ersan Saner çıkıp ‘seçimi Ekim ayından da önce düşünüyoruz’ dedi. Şimdi ise seçimin Nisan 2022’de yapılmasını istiyorlar. Bu da siyasi açıdan uygun değildir” şeklinde konuştu.
Baybars: Yapılmak istenen Anayasa’ya,İç Tüzüğe ve yasalara aykırı
HP milletvekili Ayşegül Baybars, muhalefet partileri olarak UBP Genel Başkanı’nın sunmuş olduğu bir Ad-Hoc Komite kurulması önerisi üzerine toplantıya çağrıldıklarını anımsatarak, şöyle konuştu:
“Bu toplantının gündeminde seçim tarihinin belirlenmesi ve ara seçimin yapılmaması için bir Ad-Hoc Komite kurulması vardı.
Ancak erken seçim için muhalefet partileri olarak 16 Nisan’da verdiğimiz bir öneri var ve 15 Nisan’da da hükümet tarafından bir öneri verildi.
Seçim tarihinin belirlenmesi ile ilgili verilen bu tasarılar, Meclis Başkanlığı tarafından Hukuk Komitesi’ne gönderildi. Meclis İç Tüzüğü de seçimlerin yenilenmesine ilişkin yasaların Hukuk Komitesi’ne gideceğini söylüyor.
UBP’nin Ad-Hoc komite kurulmasını istemesinin nedeni ise Hukuk Komitesi’nde muhalefet ve iktidarın oylarının eşit olmasıdır.
Hükümet bir Ad-Hoc komite kurarak, iktidarın oylarının fazla olmasını istiyor. Yani muhalefetle hiç konuşmadan, uzlaşıya varmadan, uzlaşı için bir zemin aramadan direkt kendi istediği seçim tarihini komiteden geçirmek istiyor. Ancak bu tarihi belirlemek Hukuk Komitesi’nin görevidir. Anayasa, İç Tüzük ve yasalar Hukuk Komitesi’nde görüşülmesini emreder.
Muhalefet partilerinin gruplarını güçsüzleştirmek ve meclis çalışmalarını bugüne kadar görülmemiş bir şekilde yapmak istiyorlar.
Bugüne kadar seçim tarihini belirleme konusu hiçbir zaman Ad-Hoc komiteye verilmedi. Dolayısıyla biz bunu kabul edemeyeceğimizi ve Anayasa ile İç Tüzüğe aykırı olduğunu ilettik.”
“Hukuk tanımazlığın bir parçası olmayacağız”
Baybars, toplantıdan ayrılırken, bu hukuk tanımazlığın bir parçası olmayacaklarını belirttiklerini ifade etti ve “Bugün toplantıya katılıp katılmayacağımızı değerlendiriyoruz. Ancak toplantıya katılıp katılmamak çok önemli değil. Çünkü iktidar, bizim toplantıda söylediğimizi dikkate almıyor. Oraya gitsek de, gitmesek de, iktidarın bizi dinlemeye niyeti yok gibi duruyor” dedi.
“Tehditkar bir üslup”
Ayşegül Baybars, Anayasa’ya göre bir partinin meclis grubu olması için en az 5 vekilin olması gerektiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:
“Mecliste grubu olan siyasi partilerin komiteye katılımı mümkündür. Bunun da oranları her partinin kendi milletvekili sayısının meclisteki üye tam sayısının oranları ile bulunur. Bu oranları zaten biz yine iktidarla uzlaşarak belirlemiştik.
‘O zaman bütün komitelerin şeklini değiştiririm’ söylemi, bize uzlaşmacı olmayan, tehditkar bir üslup gibi geldi.
Bu zaten partiler arasında uzlaşma ile yapılmış bir şeydir. Bunun dile getirilmesi iyi niyetli değil. Ben yaparım olur mantığı ile hareket edilmiştir.
Yine bütün teamüllere ve yasalara aykırı bir davranıştır.”
“Pazartesi meclis toplanmadı ve süre kaçtı”
Baybars, “aylardır ara seçim geliyor, halkı ara seçime mahkûm etmeyelim, tek bir sandalye için bütün ülkeyi sandığa götürmeyelim” dediklerini de anımsatarak, şöyle devam etti:
“Ama iktidar bizi dikkate almadı. Yüksek Seçim Kurulu tarafından uyarılar dikkate alınmadı. Bizim yaptığımız adımların karşısında meclisi pazartesi toplamadı ve süre kaçtı. Bu demokrasiye sığan bir şey değildir.
Bizim temennimiz bir uzlaşı zemininin, tüm siyasi partilerle uzlaşarak erken seçim tarihinin uzlaşarak belirlenmesidir.”
Özyiğit: Hükümet, muhalefetle hiçbir şekilde uzlaşıya varmıyor
TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, hükümetin kendi içerisinde kurultay kavgasında olduğunu ve muhalefetle hiçbir şekilde uzlaşıya varmadığını belirtti.
Özyiğit, Ad-Hoc komite kurulmasıyla ilgili toplantıların normalde mecliste grubu bulunan partilerle yapıldığını, ancak dünkü toplantıya mecliste temsil edilen tüm siyasi partilerin davet edildiğini belirtti.
Hükümetin toplantıda tek yanlı olarak Nisan 2022 tarihini belirlediğini kaydeden Özyiğit, muhalefet partilerinin ise 29 Ağustos 2021 tarihini önerdiğini ifade etti.
Özyiğit, hükümetin erken seçim vaadiyle kurulduğunu, hatta bunun hükümet programında bile yazdığını belirterek, “Başta UBP olmak üzere hükümetin Nisan tarihiyle ilgili prosedürü tamamlayıp meclis gündemine getirmesinden sonra çıkacak sonuca göre muhalefet olarak tavrımızı net bir şekilde ortaya koyacağız” dedi.
Erken seçim tarihinin belirlenebilmesi için Ad-Hoc komiteye ihtiyacın olmadığını kaydeden Özyiğit, tüm partilerin uzlaşıya varmasıyla seçim tarihinin belirlenebileceğini dile getirdi.
Bugün yapılacak olan toplantıya da davet aldıklarını belirten Özyiğit, TDP’nin mecliste grubu olmadığı için toplantıda oy haklarının da olmadığını, ancak toplantıda kendi görüş ve önerilerini anlatacaklarını söyledi.