banner6

Sterlin, dolar ve Euro alev aldı

banner37

TCMB’nin ‘stabil faiz’ kararı piyasalarda ‘tatsız bir sürprize’ neden oldu. Türk Lirası birkaç saatte çöktü, değer kayıpları yüzde 3’ü aştı

Sterlin, dolar ve Euro alev aldı
banner150

banner150

banner99

Ali ÇATAL

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), Para Piyasası Kurulu toplantısından politika faizinin yüzde 17,75'testabil tutulması kararı, Türk Lirası’nı fena vurdu. Türk Lirası dövizler karşısında tarihinin en düşük seviyelerine kadar gerilerken, KKTC serbest piyasasında İngiliz Sterlini 6,64 TL’yi, ABD Doları 5,04 TL’yi, Avrupa para birimi Euro da 5,91 TL’yi aştı. Dün ayrıca, serbest piyasada satış fiyatları sürekli çıkarken, bazı bankaların ve döviz bürolarının alış yapmadığı gözlendi.

Türkiye’de ise dolar kuru, Merkez Bankası'nın faiz kararı öncesi 4,75 TL'de bulunurken, sürpriz faiz kararı sonrası 4,9392 TL'ye kadar yükseldi. Dolar kuru, sonrasında 4,87 TL'ye geriledi. Dolar dün saat 17.00 itibarıyla 4,8742 TL'de hareket ederken, 5,7828 TL'ye kadar yükselen Euro kuru ise 5,7066 TL'den alıcı buldu.

 

Dün neler oldu?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB),Murat Çetinkaya başkanlığındaki Ömer Duman, Erkan Kilimci, Emrah Şener, Murat Uysal ve Abdullah Yavaş’tan oluşan kurulun merakla beklenen dünkü toplantısının ardından, bir hafta vadeli repo ihale veya bir başka ifadeyle politika faizi oranlarındaki ‘güncelleme’ saat 13.00 civarında açıklandı. Buna göre, söz konusu faizler yüzde 17,75'te sabit tutuldu. Bu karar sonrasında dövizler hızla yükselirken; TL ve borsada da sert düşüşler yaşandı.

Kulislerdeyse, faiz artırımına gidilmemesinin ‘gayrimenkul satmak isteyen inşaat sektörünün baskısından’ kaynaklandığı iddiası dillendirildi.

 

Artış bekleniyordu

Ekonomistlerin örneklem grubu teşkil ettiği anketler uyarınca, toplantı sonrasında 100-150 BP (baz puan) artış yapılması, bu artışın da dolar/TL paritesini 4,60’lara çekmesi bekleniyordu. Fakat Türkiye MB’si tarafından yayımlanan ilgili açıklamada,‘sıkı para politikasının’ uzun bir müddet korunmasının gerekebileceği belirtilirken; son dönemde açıklanan verilerin ‘iktisadi faaliyette dengelenme eğiliminin belirginleştiğine işaret ettiği’savı da şu ifadelerle savunuldu, “Dış talep gücünü korumakla birlikte iç talebe dair yavaşlama sinyalleri artmaktadır.”

 

“Sıkı duruş ‘kararlılıkla’ sürecek”

TCMB tarafından kamuoyuyla paylaşılan basın duyurusunun tam metninde “Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 17,75 düzeyinde sabit tutulmasına karar vermiştir. Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyette dengelenme eğiliminin belirginleştiğine işaret etmektedir. Dış talep gücünü korumakla birlikte iç talebe dair yavaşlama sinyalleri artmaktadır.Yakın dönemde maliyet yönlü gelişmeler ve gıda fiyatlarındaki oynaklık enflasyon üzerinde etkili olmuştur. Öte yandan, fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiği dikkat çekmektedir. İç talep koşullarının etkisinin azalacağı öngörülmekle birlikte enflasyon ve enflasyon beklentilerinin bulunduğu yüksek seviyeler fiyatlama davranışları üzerinde risk oluşturmaya devam etmektedir. Bu çerçevede Kurul, sıkı para politikasının uzun bir müddet korunmasının gerekebileceği değerlendirmesinde bulunmuştur.Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecektir. Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecektir. Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları, para politikası kararlarının gecikmeli etkileri, maliye politikasının dengelenme sürecine vereceği katkı ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecektir.Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır” denirken; “Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti beş iş günü içinde yayımlanacaktır” notu da düşüldü.

 

TL hızlı çöktü

Karar sonrası, Türkiye piyasalarında, önce yüzde 3'ün üzerinde yükselerek 4,7527'den 4,9155'e fırlayan, ardından da 4,87 bandında yerleşen doları izleyen Euro ise5,57'den 5,78'e kadar yükseldi.Sterlin de yüzde 3,1’lik bir yükselişle 6,40’ı gördü. Borsa da yüzde 2'nin üzerinde düşerken, bankacılık endeksindeki günlük düşüş iseyüzde 3'ü aştı.

 

İnşaat sektörü baskı mı yapıyor?

Söz konusu kararın ardından sosyal medyada ve kulislerde konuşulan bir diğer konuysa, Türkiye’deki yatırımın baş sektörü inşaatın bileşenlerinin, lokomotif sektör olmanın da rahatlığıyla, gayrimenkul satışlarındaki oranı artırabilmek için Türkiye’deki mevcut hükümete faizlerin yükseltilmemesi yönünde ‘talepte bulunduğu’ iddiasıydı. Ekonomi çevrelerinde buna katılan ekonomistler olduğu gibi şiddetle karşı çıkanlarda oldu.

 

Uzmanların değerlendirmeleri

KIBRIS’a konuşan iktisat uzmanlarının konuya ve ‘iddiaya’ dair çözümlemeleri şöyle:

Ahmet Melih Karavelioğlu (Albank Ltd. Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü):TCMB’nin piyasa beklentisinin dışında bir karara imza attığı ortada. Bunu 4,73 civarında salınan USD/TL kurunun, TCMB’nin faiz kararı sonrasında aniden 4,92’lere kadar sert tepki vermesinden de anlayabiliyoruz. Her ne kadar USD kuru daha sonra 4,87’ler düzeyine inmiş olsa da piyasalarda bozulma sürecek gibi görünüyor.Enflasyonla mücadele sadece Merkez Bankası’nın sorumluluğu değildir. Merkez Bankası’nı,hastanede ilk müdahaleyi yapan acil servis doktoruna benzetebiliriz. Acil servis doktoru ilk müdahale sonrasında hastayı uzman hekime gönderir. O hekim de şu anda Hazine ve Maliye Bakanlığı. Onun da üzerine düşen görevler var ve artık harekete geçmesi gerekli. İlk aşamada Orta Vadeli Program’ın daha inanılır bir revizesi ile başlayabilir. Bu olayı kısaca özetlersek,doktor,acile gelen hastaya müdahale etmedi diyebiliriz.Gayrimenkul sektörünün 'satışlarını kaybetmemek için' faiz artırımına gidilmemesi yönünde hükümete baskı yaptığı yönünde çıkan dedikodu mahiyetindeki haberlerin çok inandırıcılığı olduğunu düşünmüyorum. TCMB veya diğer kurumlar sektörel değil ülke bazlı karar almak durumundadır.

 

Serkan Dönmez (Yatırım Uzmanı, Varlık Yöneticisi ve Gedik Yatırım Yurt İçi Satış Müdürü): Özellikle sıfır konutların satışı için bir çalışma olduğu biliniyor ama bu tamamıyla özel bir çalışma olacaktır. TCMB’nin faiz artırmaması ise daha genel bir hamle. Bu açıdan, Türkiye büyümeden ödün vermek istemiyor diyebiliriz. Tabiî ki, TCMB’nin piyasanın ne kadar önünde olduğunu da gelecek enflasyon datalarından göreceğiz.

Güncelleme Tarihi: 25 Temmuz 2018, 08:49
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner111

banner34

banner75

banner88

banner104