Özel Haber

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, AB’nin finansmanı BM Kalkınma Programı’nın aracılığı ile Kormacit'te yapılacak açılışa KKTC’den hiçbir yetkilinin davet edilmemesini eleştirdi. AB’nin KKTC’nin egemen sınırları içerisinde bir iş yaptığını belirten Töre, “Avrupa Birliği gelip orada tören yapıyor ve KKTC’den hiçbir makam oraya davet edilmiyor. Avrupa Birliği gördüğünüz gibi ne kadar taraf tutuyor” dedi.

“Cumhuriyete sahip çıkalım”

KKTC’ye sahip çıkılması gerektiğine vurgu yapan Töre, “20 Temmuz’da nasıl Türkiye gelmeseydi burası Girit olacaktı. Kıbrıs Helen olacaktı, Helenleştireceklerdi Netice olarak Türk ordusunun buraya gelmesi ile Kuzey tarafını biz kendimize vatan yaptık. Onlar Güney tarafına artık vatan desinler. Orada işgal edilmiş bir Kıbrıs Cumhuriyeti vardır. Burada da meşru yollardan kurulmuş Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vardır. Bu cumhuriyet bize şehitlerimizin emanetidir ve bize ana sütü kadar helaldir. Cumhuriyete sahip çıkalım” şeklinde konuştu.

“Kıbrıs meselesini yaratan taraf Rumlardır”

Rum tarafının yanlı politikalarına Avrupa Birliği’nin sahip çıktığını belirten Töre, “Kıbrıs meselesini yaratan taraf Rumlardır. Rumların Enosis hayalleri, Helenizm hayalleri olmamış olsaydı Kıbrıs meselesi 1959-60 anlaşmalarıyla bir yere bağlanmıştı. Kapsamlı bir anlaşmaydı ama Avrupa Birliği Rumların işgalinde olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tek taraflı olarak AB’ye üye yapınca Kıbrıs meselesi farklı boyutlara kaydı. Dolayısıyla Rumların tutumlarını AB öncesi ve AB sonrası olarak ayırabiliriz. AB’ye girdikten sonra Rum tarafı daha da katılaşmış ve AB’yle Amerika’yla Kıbrıs Türk tarafını ve Türkiye’yi karşı karşıya getirme Rumların bir siyaset anlayışı oldu” ifadelerine yer verdi.

“Her gidiş-geliş 150-200 bin TL”

Avrupa Birliği ile görüşmelere gidiş ve gelişlerin çok masraflı olduğunu ve meclise konulan dış ödenek bütçesini aştığını aktaran Töre, “Avrupa Parlamentosu Başkanı Güney Kıbrıs’ı ziyaret ediyor ve kükrüyor Türkiye’ye karşı ama biz Avrupa Birliği’nin toplantılarına sürekli milletvekili gönderiyoruz. Bize çok pahalıya mal oluyor çünkü her gidiş geliş 150 bin TL ile 200 bin TL arasındadır. Bize dış ödeneklerde konulan bütçe Avrupa Birliği gidiş-gelişlerine yetmez” sözlerini kaydetti.

“Avrupa Birliği taraf tutuyor”

Kormacit’te AB’nin tutumunu eleştiren Töre, “Kormacit’te Maronitler için bir şey yapılıyor ama KKTC egemen bölgesinde bir şeyler yapılıyor. Yapılan bu iş KKTC’nin egemen bölgesi içerisindedir ama Avrupa Birliği gelip orada tören yapıyor ve KKTC’den hiçbir makam oraya davet edilmiyor. Avrupa Birliği gördüğünüz gibi ne kadar taraf tutuyor” sözlerine yer verdi.

“Avrupa Birliği çoktan taraf olmuştu”

Nikos Hristodulidis’in AB’yi Kıbrıs melesine dâhil etme sürecinin boşa olduğunu savunan Töre, “Hristodulidis boşuna uğraşıyor. Avrupa Birliği çoktan taraf olmuştur Kıbrıs meselesine, Annan Planında da taraf olmuştur. Ciddi şekilde Gunter Verhougen, Sir David Hannay ve Amerika’nın temsilcisi bu işlere karışmıştır ve büyük paralarda harcamışlardır ama paraları boşuna gitti. Rum tarafı hayır dedi kendilerine. Crans-Montana’da Anastasiadis’in hayır demesinin mimarı bugünkü Hristodulidis olduğu ifade ediliyor” ifadelerine yer verdi.

Hristodulidis’in iki ayrı devlet fikrine doğru koştuğunu ifade eden Töre şunları kaydetti:

“Hristodulidis, iki ayrı devlet fikrine doğru koşuyor. Kıbrıs Türk halkının 1959-60 Zürih ve Londra anlaşmalarında kazanmış olduğu hakları da kabul etmiyor Hristodulidis. Garantörlük sistemini, asker bulundurmasını ve veto hakkımızı Hristodulidis kabul etmiyor. Bunları kabul etmezseniz herhangi bir anlaşma olmaz zaten mümkün değildir”