Erol KANLIADA
“İŞVEREN, PROFESYONEL YARDIM İSTEMİYOR”… İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Güvenç Yüksel, iş sağlığı ve güvenliğinin yasal zorunluluk olduğunu belirterek, zorunluluğa rağmen yasalara uyulmadığını ve bu nedenle birçok iş kazasının yaşandığını söyledi. Yüksel, gereken denetimlerin ise yetersiz bir şekilde yapıldığını vurguladı. İşverenlerin, iş sağlığı ve güvenliği konusunda uzmanı kişilerden yardım alabileceğini belirten Yüksel, ancak işverenlerin genellikle profesyonel yardım istemediğini söyledi.
“DENETİMLER ARTIRILMALI, EKSİKLİKLER GİDERİLMELİ”… DEV-İŞ Başkanı Koral Aşam, özellikle inşaat sektöründe yaşanan kazaların ihmalkârlıktan kaynaklandığının altını çizerek, “Yüksekte çalışan işçilerin en azından bir askı ile çalışması ve düşme durumunda kendisini emniyete alabilmesi lazım ama maalesef bu güvenlik önlemini hiçbir yerde görmüyoruz” ifadelerini kullandı. Aşam, bir an önce yasa ve tüzüklerin uygulanması gerektiğini, denetlemelerin artırılmasının şart olduğunu ve güvenlik konularındaki eksiklerin giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Ülkemizde, iş kazalarının ardı arkası kesilmezken, iş sağlığı ve güvenliği konusu hemen hemen her gün tartışma konusu olmaya devam ediyor.
Özellikle, içinde bulunduğumuz İş Sağlığı ve Güvenliği haftası nedeniyle farkındalık yaratmak için etkinlikler de düzenleniyor.
Uzmanlar ise iş sağlığı ve güvenliğinin yasal zorunluluk olduğunu ve yapılan denetimlerin yetersiz olduğundan bahsediyor.
KKTC’de iş sağlığı ve güvenliği konusunda yasalar ile kuralların tam anlamıyla uygulanmaması her yıl onlarca iş kazası yaşanmasına neden oluyor. 2009’dan 2020 Eylül ayına kadar olan dönemde meydana gelen 2 bin 602 iş kazasında, 2 bin 531 kişi yaralandı, 71 kişi yaşamını yitirdi. En çok iş kazası 391’le 2019 yılında meydana gelirken, iş kazaları nedeniyle en çok ölüm ise 10 kişiyle 2018’de yaşandı.
İş kazası sigortalarından aylık alanların (pasif sigortalılar) oranları incelendiğinde, rakamın son 9 yılda yüzde 19.5 oranında arttığı görülüyor. İş kazası ödeneklerinin artması, ülkemizde meydana gelen iş kazalarının boyutunu da ortaya çıkarıyor. 2012 yılında 358 kişi iş kazası nedeniyle aylık alırken, 2020’de bu sayı 70 kişi artarak 428’e yükseldi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Güvenç Yüksel, yasalara uyulmadığı için birçok iş kazası meydana geldiğini ve bu kazaların ağır yaralanma veya ölümle sonuçlandığına dikkat çekti.
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu Başkanı Koral Aşam ise işçilerin ekmek parası kazanabilmek amacıyla risk altında çalışmak zorunda kaldıklarını vurguladı.
Yüksel: Yasalar uygulanmıyor, denetimler yetersiz
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanları Birliği Başkanı Güvenç Yüksel, iş sağlığı ve güvenliğinin yasal zorunluluk olduğunu belirterek, zorunluluğa rağmen yasalara uyulmadığını ve bu nedenle birçok iş kazasının yaşandığını söyledi.
Yüksel, gereken denetimlerin ise yetersiz bir şekilde yapıldığını vurguladı.
İşverenlerin, iş sağlığı ve güvenliği yasası uzmanı kişilerden yardım alabileceğini belirten Yüksel, işverenlerin genellikle profesyonel yardım istemediğini, kendilerine böyle bir talebin gelmediği, gelmesi takdirde gereken rehberliğin kendilerince yapılabileceğinin altını çizdi.
İş kazalarını önlemek amaçlı yapılması gereken iki şey olduğunu belirten Yüksel, bunlardan birinin uzun birinin ise kısa vadeli olduğundan bahsetti.
Kısa vadeli çözümün, yasalara uymak, denetimleri sıkılaştırmak ve yasalara uymayanlara karşı yaptırımların uygulanmasını sağlamak olduğunu belirten Yüksel, bu uygulamaların bir an önce artırılması gerektiğine dikkat çekti.
Uzun vadeli çözümün ise eğitim olduğunu belirten Yüksel, “Şu andan itibaren başlamak üzere iş sağlığı ve güvenliği konusunda ilkokul çağındaki çocuklara konu hakkında eğitimler verilmesi gerekir” dedi.
Yüksel, ilkokul çağında alınabilecek olan eğitimin bir kültür olarak halka yayılmasını sağlanabileceğini kaydetti.
Aşam: İşçiler risk altında çalışıyor
Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (DEV-İŞ) Başkanı Koral Aşam, yapılan yasaların uygulanmaması ve yeterli denetimlerin yapılmaması nedeniyle işçilerin risk altında çalıştığını söyledi.
Aşam, işçilerin ekmek parası kazanabilmek için zorlu ve riskli şartlarda çalışmak zorunda kaldığını aktardı.
Özellikle inşaat sektöründe yaşanan kazaların ihmalkârlıktan kaynaklandığından bahseden Aşam, “Yüksekte çalışan işçilerin en azından bir askı ile çalışması ve düşme durumunda kendisini emniyete alabilmesi lazım ama maalesef bu güvenlik önlemini hiçbir yerde görmüyoruz” ifadelerini kullandı.
İnşaatta çalışan işçilerin yüksekte çalıştığı esnada baş dönmesi ve bunun gibi herhangi bir rahatsızlık sonucunda yüksekten düşerek ağır yaralanma yaşadıklarını belirten Aşam, bu kazaların ölümle sonuçlananları da olduğunu ve gereken adımların atılmadığı takdirde bunların yaşanmaya devam edeceğini vurguladı.
Aşam, bir an önce yasa ve tüzüklerin uygulanması gerektiğini, denetlemelerin artırılmasının şart olduğunu ve güvenlik konularındaki eksiklerin giderilmesi gerektiğini kaydetti.
Aşam, bazı işverenlerin, iş kazası yaşayan kişilerin kendilerine ve ailesine bir geçmiş olsun mesajı bile yollamadığını ifade ederek, bazı işverenlerin tek derdinin iş olduğu ve sağlık açısından düşüncesiz olduğunun altını çizdi.
